Gönderen Konu: Hayatı daha keyifli yaşamanın sırları  (Okunma sayısı 960 defa)

Çevrimdışı sibela85

  • Daimi Uye
  • *****
  • İleti: 1410
  • Teşekkür: 37
  • Hakkimda Bilgin yoksa, fikrinde olmasin!
Hayatı daha keyifli yaşamanın sırları
« : Ocak 28, 2009, 14:13:55 »
--------------------------------------------------------------------------------

Psikologlar, uzmanlar ve toplum mühendisleri, modern yaşamda insanların bu açmazına çözüm bulabilmek için birçok çözüm önerisi geliştiriyor. Psikolog Yelda Aydın da bu konuda düşünce üretiyor. Konferansları, özel dersleri ve kaleme aldığı yazılarıyla zihinsel detoks kavramı üzerinde projeler geliştiriyor. İşte, Aydın'ın 7 adımda önerdiği zihinsel detoks yöntemleri...

YEDİNCİ GÖZÜNÜZÜ KEŞFEDİN
Şüphelerinizi, kuruntularınızı düşüncelerinizden arındırmadığınız sürece hep karmaşık ve yorgun bir birey olursunuz. Evrendeki yerinizi daha iyi belirlemek adına zaman zaman kendinizi dışsal bir gözle inceleyin. Bu gözünüz dışında yedinci bir göz olduğunu göreceksiniz. (6 göz: duyusal, beyinsel, ruhsal, tensel, işitsel, gizemsel.) Yedinci gözünüze kanallarınızı açın.

SIRLARINIZI KENDİNİZLE PAYLAŞIN
Sırlarınızla yüzleşmekten korkmayın. Kendinizden sakladığınız, kendinizle hesaplaşmaya korktuğunuz bütün verileri gün yüzüne çıkarın. Yaşam planınızı yeniden yapılandırdığınızı görmeniz açısından bu çok önemlidir. Nedir sizi korkutan korkular, üzen yaralar? Geçmişin gölgesine sığınmaktan bıkmadınız mı? Geleceğin hayallerinde yaşamaktan sıkılmadınız mı? Anın mutluluğunu tatmak için şu an değerli gördüğünüz şeylere sahip çıkın.

SEVMEKTEN KORKMAYIN
Nedir bu korku böyle? Kendinizi bile sevmeye korkuyorsunuz! Kendinizden bile nefret ediyorsunuz. Artık içinizdeki çocuğun çığlıkları dünyanın her tarafından duyuluyor. Bu çığlıkları sevgisel imajlarla yok edebilirsiniz. Yaşamın ve insanların size sevgi elini uzatmasını istiyorsanız, önce siz bu sevgi elini kendi kendinize uzatın. Gerçekçi olun! Hayaller güzeldir ama yaşantınızdaki olumlu ve olumsuz gerçeklerle yaşamaya alışmak ve çalışmak sizin dünyasal uyumunuzu gösterir. Beyniniz ve ruhunuz bu şekilde kendini güzel ve iyi hisseder. Pamuk Prenses'i çokça oynuyor iseniz, yaşam size karanlık yüzünü gösterdiğinde hayal kırıklıkları ve endişe çemberinde yok olursunuz!

NET OLUN
Bir şeyi ya isteyin ya da istemeyin. Ya sevin ya da sevmeyin. Ya kabul edin ya reddedin. Karmaşık duygular içinde bulunmak, zihin yapınızı olumsuz etkileyecek ve yıpratacaktır. Arkadaşlık, aile ve ikili ilişkilerinizde bu yüzden sıkça sorun yaşayabilirsiniz.

SIK SIK SEYAHAT EDİN
Mekan değiştirmek zihinsel diyet programınızda önemli bir unsurdur. Hafta sonlarını, uzun otobüs yolculuğuyla gideceğiniz farklı renk ve tabiatla dopdolu bir mekanda değerlendirebilirsiniz. Ekonomik durumunuz ne olursa olsun, kendi çapınızda yapabileceğiniz mekansal değişiklikler daha sonraki iş günlerinize güçlü bir performans olarak geri dönecektir. "Seyahatte sıhhat vardır" sözü bedensel ve zihinsel sağlığa işaret eder.

DOĞAYLA BAŞ BAŞA OLUN
Kendinizi doğaya teslim edin. Yeşilin bütün renklerini üstünüzde hissetmek için doğada uzun yolculuklara çıkın. En az haftada bir vücudunuzdaki negatif elektriği atmak için doğayla kucaklaşın. Maviyi seyredin. Yeşili duyumsayın. Güneşin doğuşunu ve batışını sakın kaçırmayın. Kendinizi doğaya bırakın. Onun saf güzelliği sizi baştan yaratacaktır. Yeter ki siz onu içinizde hissedin.

KENDİNİZİ MÜZİĞİN RİTMİNE BIRAKIN
Müziğin iyi bir zihin arındırıcı olduğunu unutmayın. Müziğin ritmi ve esnekliğiyle kendinizi çok rahat, güvenli ve sakin hissedersiniz. Müzik terapi, iyi bir zihinsel arınma sürecidir.

BOŞUNA AĞLAMAYIN
South Florida Üniversitesi psikoloji bölümünden Doç. Dr. Jonathan Rottenberg, insanların mutlu, üzgün, yalnız ya da başkalarıyla birlikte olduklarında ağladıklarını belirterek, "Ağlamanın bu kadar çok olması beni her zaman şaşırtır. Önceki yüzyıllarda ağlama hakkında birçok anekdotla ilgili kanıtlar var, fakat ağlama hepimizin bildiği bir şey ve en evrensel insan ifadeleri arasında yer alıyor. İnsan olmanın bir parçası olan ağlama yaşam seyrimizi ortaya çıkarıyor; evlilik, doğum ve ölüm gibi önemli duygusal olaylarda bebekler gibi ağlıyoruz" diye konuştu. Araştırmaya göre, ağlamak her zaman yardımcı olmuyor. Depresyonda olan ya da "alexithymia" ruh yapısında olan insanlar, ağlamanın kendilerini daha kötü yaptığını söylüyorlar